Hürriyet

Bumerang - Yazarkafe

23 Ekim 2019 Çarşamba


BÜYÜK “ISE GRAND SHRINE” TAPINAĞI

Japonya’da Ise şehrinde 2000 yıldan fazla bir süre önce kurulan, ülkedeki en önemli Shinto tapınağıdır ve Ise-jingu kutsal alanıdır. Japonya’nın en kutsal alanlarından biri olan Ise kentinde pek çok tapınak bulunuyor. Ise Grand Shrine tapınağı ise, boyutu ve dikkat çekici tasarımı ile ilgi topluyor. Bu kutsal alanda yaklaşık 125 Shinto Tapınağı bulunuyor. Binlerce yıldır tapınağa sadece imparatorluk ailesi ve din adamları girebilir. Sıradan insanlar için Ise-jingu kapalıdır. Turistlerin yapabileceği tek şey uzaktan benzersiz kutsal alana hayran olmaktır. Bölgeye de sadece Japonya İmparatoru girebiliyor.
Buradaki tapınakla ilgili en ilginç özellik, her 20 senede bir tapınak, köprü ve kapı gibi tüm yapılar yıkılıp yeniden inşa ediliyor.
Gezi yasağı nedeni ise sadece Elit İnsanlara açık olması.

ise grand shrine japan ile ilgili görsel sonucu ise grand shrine japan ile ilgili görsel sonucu

ise grand shrine japan ile ilgili görsel sonucu







PEMBE CAMİLER


Dünyanın dört bir yanında, her biri kendine özgü tasarıma sahip camiler bulunuyor. Bazı camiler var ki ihtişamıyla göz kamaştırıyor. Bunların içinde öyle değişik camiler var ki görenleri mest ediyor. Mesela sizce PEMBE CAMİLER VAR desem! “Haydi canım oradan olur mu hiç” dediğinizi duyar gibiyim. Ama pembe camiler var; işte bazıları

NASR EL-MÜLK namı diğer PEMBE CAMİ - İRAN
Bugüne kadar bir çok medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan İran'ın Şiraz kentinde bulunan geleneksel bir cami, Nasr el-Mülk. Mirza Hasan Ali Nasır el-Mülk’ün emriyle 1876’da inşa edilmeye başlamış, 1888 yılında tamamlanmış ve kullanılan renkli camlar sayesinde dünyanın en renkli camilerinden biri sıfatını almasını sağlamış. Sabah güneşinin vurmasıyla caminin güney cephesinde yer alan renkli camlar sayesinde cami tam bir renk cümbüşüne bürünmektedir. Ayrıca inşasında pembe renkli çinilerin fazla kullanılmış olması nedeniyle farklı bir canlılık kazanmıştır. Bu renkli ışıklar sadece sabahları görülebiliyor ve öğle vakti olduğunda hepsi yok oluyor. Nesiller sonra bile hala her güneş doğduğunda içerisi canlanmaya devam edecek.
Renk cümbüşü ve ince sanatıyla hayranlık uyandıran caminin tasarımında eski Türk Uygarlıkları ile Osmanlı ve Fars sanatının a etkisi bulunuyor. Cami günümüzde Nasr el-Mülk Yardımlaşma Vakfı tarafından koruma altında ve ibadete açıktır.

nasır el mülk ile ilgili görsel sonucu

PUTRA CAMİ - MALEZYA
Malezya’nın Putrajaya şehrinde bulunan ve şehrin yapay gölüne bakan Putra Camiisi.  İşlemeleriyle kendine hayran bırakan büyük ve küçük pembe kubbelere sahip olan cami gül rengi granit ile inşa edilmiştir.  Öyle ki, bu özelliğinden dolayı Putra Camii, ülkede pembe cami olarak ta nam salmıştır. Putra Camii’nin duvarlarında kullanılan cam malzemelerin yanı sıra, gül işlemeleri ve mermer oymalar büyüleyici bir güzelliğe sahiptir. Camiinin kubbesi için kullanılan malzeme ise pembe granittir. Bunun yanı sıra, Putra Camii'nin avlusu birbirinden güzel süslemeli havuzlar ve sütunlardan oluşturulmuştur. Caminin zemin kat duvarları Kazablanka, Fas’taki King Hassan Camiinin duvarlarına benzemektedir.

putra camii ile ilgili görsel sonucu

PEMBE CAMİ - FİLİPİNLER
Filipinler’in Maguindanao eyaletindeki Datu Suudi Ampatuan kasabasında bulunan Pembe Cami.
Filipinler'de yaşayan Müslümanlar, ülkenin Malezya ve Endonezya gibi çoğunluğu Müslüman olan ülkelere komşu olsa da, azınlıktalar... Bu ülkelerde yaşayan Müslümanların kendilerine has çeşitli örf ve adetleri var. Bu örf ve adetler özünde İslam öğretileri ile uyuştuğu gibi kendi toplumuna has özellikleri de barındırıyor. Cami mimarisinde sık görülmeyen pembe renk, aynı zamanda estetik görüntüsü ile de göz dolduruyor. Dünyada en popüler camiler arasında yer alan ibadethanenin  rengine uygun olarak, camiye gelen cemaat de pembe giyiniyor. Caminin mülkiyeti, inşaatını finanse eden Datu Suudi Ampatuan Belediye Başkanı Şemseddin Dimaukon ve ailesine ait. 2014 yılında tamamlanarak hizmete açılan caminin, pembe renkte olmasının da bir anlamı var;   pembenin sevgi, barış ve karşılıklı anlayışı sembolize ettiğine inanılıyor ayrıca Belediye Başkanının eşinin en sevdiği rengin pembe olmasına bağlıyorlar. Cami ile ilgili başka bir özel ayrıntı ise birlik, beraberlik ve kardeşliği vurgulamak için cami inşaatında Hristiyan işçilerin de çalışmış olması...

pink mosque philippines ile ilgili görsel sonucu


30 Ağustos 2018 Perşembe

HOŞKÖY BAĞ BOZUMU


Ne demiş ozan,Mehmet Girişit

Şarap haramdır diyen, Bay çok bilmişler
O zaman üzümü, hiçmi hiç yemesinler
Pekmeze bir kere bile, parmak sürenler
Cehennemde yerlerini, hazır etsinler.


Tekirdağ'da 35 bin dekar alanda üzüm yetiştiriciliği yapan bağcılar, hasadın ardından işlemek için ayırdıkları üzümleri; pekmez, bulama ve üzüm suyu haline getiriyor. 


Anadolu, bağcılık ve şarap sanatının doğum yerine çok yakındır ve bu sanatın büyüdüğü en yakın beşiklerden birisidir.Şaraplık üzümü, sofralık veya kurutmalık üzüme göre ayıran en önemli fark daha dirençli yapıda olmasıdır. üzümün içinde bulunan iki asitten biri olan malik asit, olgunlaşma döneminde şaraplık üzümlerde belli bir oranın altına düşmez. ki aynı zamanda bu, şarabın yıllanma sürecinde de etkili olacak maddelerden biridir. şaraplık üzümler, ince kabuklu olmaları, daha fazla şıra verme kabiliyetine sahip olmaları, kabuklarında bulunan renk pigmentlerinin yoğunluğu, gene kabuklarında taşıdığı karakteristik aromaların sofralıklara göre daha karakteristik olması ve çekirdeğinden geçerek ona burukluk kazandıran tanen adlı maddenin varlığı ile birlikte sofralarda tükettiğimiz üzümlerden bu noktada farklılık gösterir. 



Hoşköy, Marmara Denizi'nin kuzey sahilinde küçük bir sahil kasabası. Bağları ve zeytinlikleriyle Akdeniz ikliminin sınırı olarak kabul edilen bölgede bağcılık ve şarapçılık, antik çağdan beri devam eden eski bir gelenek.Arkamızdaki dağlar Akdeniz ikliminin sınırı, karşımızda Marmara, Avşa, Ekinlik ve Hayırsız Ada.
Ganohora olarak anılan ve tarihi 1.Yüzyıla kadar uzanan yerleşim, ortaçağda kiliseleri ve manastırlarıyla Hıristiyan alemi için önemli dini merkezlerden biri olduğu biliniyor.
Hoşköy'de enfes manzara eşliğinde bağbozumu etkinliği yapacağız. Mümkün olması durumunda bir bağa giderek üzüm toplayacağız ve enfes şarapların ve mezelerin tadına bakacağız.
Türkiye'de yetişen üzümlerin çoğu kurutmalık olarak yurtdışında ihraç edilmekte, ona yakın bir kısmı sofralarda tüketilmekte, sadece %5'lik kısmından şarap üretilebilmektedir.


16 Nisan 2018 Pazartesi


 ISPARTA GÜL HASADI





Isparta, Türkiye’nin gül ve gülyağı üretim merkezidir. Yağcılıkta kullanılan güller, Anadolu’ya XIX. yüzyıl sonlarına doğru Bulgaristan göçmenleri tarafından getirilmiştir. Isparta’da ise ilk yağ gülü üretimi 1888 yılında ve gülyağı üretimi de 1892 yılında "Müftüzade İsmail Efendi" tarafından gerçekleştirilmiştir. XIX. yüzyıl sonlarında, Türkiye’de gülcülük, öncelikle, Bursa’da, Akdeniz Bölgesi’nin ve Ege Bölgesi’nin bazı yörelerinde yapılmaya çalışılmışsa da çeşitli nedenlerle nitelikli üretimde başarılı olunamamıştır. Ülkede Isparta ve Burdur yöresi, yağ gülü yetiştirilmesi için çok uygun toprak ve iklim şartlarına sahip olduğundan, gülcülük tarımı öncelike Isparta’da olmak üzere, bu yörede oldukça tutulmuş ve yaygınlaşmıştır.Başlangıçta, gülyağı üretimi yörede çok ilkel imalathanelerde yapılmıştır. Isparta’da ilk gülyağı fabrikası, Atatürk’ün Isparta’ya gelişlerinde verdiği talimat üzerine 1935 yılında kurulmuştur.

"Buraya herkes kesinlikle hayatında bir kez gelmeli. Burada gül kokusuyla karşılaşıyorsunuz. Rüzgarla gelen gül kokuları sizi mest ediyor"


www.elitgeziler.com  sizler için İsparta'ya Gül Hasadı Turu hazırladı..
  







14 Aralık 2017 Perşembe


Küba, Karayiplerde bir ada ülkesidir. Küba nüfusunu İspanyol göçmenler, Afro kübalılar, Çinliler ve Avrupa-Afrika karışımı oluşturuyor.Derisinin renginden dolayı ırkçılık yapılmayan tek ülke olarak bilinir.
Tarihin her döneminde acılar yaşamış ama her zaman özgürlüğü için kafa tutmuş insanların ülkesi Küba ’nın başkenti olan Havana, 2 milyonu aşkın nüfusuyla her yıl milyonlarca turisti ağırlıyor.Alışılmışın dışında hayatların yaşandığı, sokaklarını rengarenk evlerin, klasik otomobillerin ve sanatçıların süslediği güzel bir şehir Havana

1 Mayıs kutlamaları denince dünyada aklınıza gelen ilk ülke kesinlikle Küba. Hem Küba’da bulunup hem de hala varlığını koruyan sosyalist rejimin 1 Mayıs kutlamalarına katılmak ayrı bir deneyim ve coşku.

28 Ağustos 2017 Pazartesi

YURT DIŞI TURLARIN FİYATLARI 

Acaba Gerçeği yansıtıyormu?

299.-€ Tur fiyatı çıkılan ilan ooo bedava gidelim demeye başladığınız an.
100.-€ Gideceğiniz ülkeye göre vize ücreti
399.-€ oldu size sigorta var diyecekle
  15.-€  seyahat sağlık sigortası
414.-€ Uçağa bininceye kadar..
Geldiniz Amsterdam,Prag ve herhangi bir şehir
Panoromik gezi dışında herşey ekstra ortalama ödeyeceğiniz ekstra tur..gezeyim öğreneyim dersen.
250.-€ 3 öğün en ucuz yemek yemeğe kalksan oda cafeler yada Mc.Donald veya Burger King 
100.-€ eş dosta alınacak hediyeye boşver kendin için bir iki şey alsan 
25.-€
Ne yaptı..
790.-€ iki kişi 1580.-€ 6.550.-TL tur parası kredi kartı ile ödedğin zaman kur normalin üstünde alınıyor...
buda TL olarak 200 Tl kadar fark getiriyor...

6750.-TL  Ucuzmu Pahalımı gelin siz karar verin...

8Turlar içinde satılan gezilerde zaten bu paraya satıldığına göre UCUZ denilen turlar aynı paraya geliyor..


89.-€ yutrdışı gezisi size ne verebilir...git kahvaltı et gel hiç gezme...

Yolda gidiyorsunuz bir tur var almazsanız sizi oturtuyorlar bir benzin istasyonunda bekelyin tur bitsin gelsinler sizi alıp yola devam etsinler...
Ekstra turları söyleyin oldumu gezi 225.-€ Bu 2 gecelik tur 


UCUZMU ? PAHALIMI ?


22 Ağustos 2017 Salı

NEDEN HOLİ FESTİVALI

İyinin kötüye karşı zaferini simgeleyen Holika’dan esinlenilerek Holi adı verilen bu festival, her yıl baharın gelişinde dolunay zamanı kutlanır. Özellikle Holika’nın kül hâline geldiği sahne, efsaneyi yaşatmak adına her yıl gerçekleştirilir. Festivalin başlamasından önce insanlar yakılacak ateş için odun ve tahta toplamaya başlarlar. Bir kukla, şeytana edilen küfürlerle büyük ateşte yakılır ve ardından hep bir ağızdan “Holi-hai!” bağırışları yükselir. Holi’nin son gününde insanlar, yakılan ateşten biraz alıp evlerine götürürler. Böylece evlerinin ve bedenlerinin kötülüklerinden korunduğuna inanırlar.